Şeker Hastalığı(Diyabet) Nedir? Belirtileri ve Türleri Nelerdir?
Son yıllarda adını sıkça duyduğumuz bir hastalık olan 'Şeker Hastalığı'nı ele alacağız bu yazımızda. Aslında şeker her insan da bulunmaktadır. Ancak kimilerinde bazı etmenlerden dolayı farklı seyredip düşük veya yüksek olabilmektedir.
Vücut, devamlı olarak bir miktar şekeri(glikoz) kanda bulundurmaktadır. Pankreas tarafından üretilen bir hormon olan insülin kan dolaşımındaki şekeri hücrelere taşımakla görevlidir. Pankreasın ürettiği insülinin yetersiz veya etkisiz kaldığı durumlarda diyabet ortaya çıkmaktadır.
Şeker Hastalığının Genel Olarak Belirtileri
– Sık Sık idrara çıkma
– Ağızda kuruluk
– Halsizlik, Yorgunluk
– Kilo kaybı, Acıkma hissi
– Mide bulantısı, Kusma
– Nefeste koku
– Ciltte kuruluk ve kaşıntı
– Yaraların geç iyileşmesi
Sık Sık İdrara Çıkma: Şeker hastalarında en sık görülen belirtilerdendir. Nedeni ise şekerin yükselmesiyle birlikte böbreklerin ememedikleri glikozu dışarı atmak istemesidir. Bu durum genellikle kandaki glikoz miktarı 180mg'a ulaştığında görülmektedir.
Ağızda Kuruluk: Şeker hastalığının ilk belirtileri arasında yer alan diğer belirtide ağız da kuruluktur. Böbreğin şekeri atmak istemesi beraberinde su kaybına da neden olmaktadır. Bu da vücudun su ihtiyacını artırıp ağızda kuruluğa sebep olur.
Şeker Hastalarının Dikkat Etmesi Gerekenler
– Diyabet hastasının rutin olarak kontrollerinin yapılması ve ilaçlarını düzenli olarak kullanması gerekmektedir. Ayrıca verilen diyete de uyulmalı ve insülin kullanımında hassas olunmalıdır.
– Yılda en az bir kez göz ve böbrek muayenesinin, 2 yılda bir dış muayenesinin yapılması gerekmektedir.
– Diyabet hastaları için ayaklar da önemlidir. Bu sebeple her gün ılık sabunlu su ile yıkanmalı ve ardından kurulanmalıdır.
– Cilt kuruluğu sebebiyle nemlendirici bir krem kullanılmalıdır.
– Çıplak ayakla dolaşılmamalı, yaz mevsiminde de çorap giyilmelidir. Çorap seçiminde pamuklu olanlar tercih edilmeli ve bacağı sıkmayan, iz bırakmayan çoraplar giyilmelidir.
– Ayaklarda nasır oluşumu başladığında mutlaka cildiyeye gidilmeli ve tedavi edilmelidir. Ayak tırnakları düz olarak kesilmelidir.
– Ayakkabı seçiminde ise ayağa tam oturan, sıkmayan ve vurmayan ayakkabılar tercih edilmelidir.
– Sigara ve alkolden sakınılmalıdır.
– Stres ve sıkıntıdan uzak durulmalıdır.
– Şeker ölçüm aleti temin edilmeli ve takibi düzenli olarak yapılmalıdır.
Rutin kontrollere zamanında gidilmesi, ilaç ve insülinin düzenli kullanımı, düzenli beslenme ve egzersiz artık diyabet hastalarının alışkanlık haline getirmesi gerekenlerdendir.
Egzersiz
Diyabet hastalarında egzersiz; şeker oranını dengede tutmak, hızlı şeker düşmesi veya yükselmesini önlemek, kilo alımı veya kaybını önlemek ve (hasta kilolu ise) ideal kiloya ulaşmak için gereklidir. Gerekli kontroller yapıldıktan sonra yapılması önerilen egzersiz sizi daha sağlıklı, şekerinizi de daha dengeli yapacaktır.
Diyabet 2'ye ayrılmaktadır.
Tip 1: Her yaşta görülebilme olasılığı olsa da genellikle çocuk ve gençlerde görülmektedir. Ülkemizde 4 milyonun üzerinde insanın şeker hastası olduğu düşünülmektedir ve bu hastaların %10'luk kısmı bu tip şeker hastasıdır.
Nedeni: Vücutta bilinmeyen bir sebeple bağışıklık sistemi harekete geçerek insülin üreten pankreası tahrip eder ve bu tahribat %80 e ulaştığında şikâyetler başlamaktadır.
Anne, baba, kardeş, çocuk gibi yakın akrabalarında Tip1 görülen kişiler, ailesinde en az 4 kişide Tip2 diyabetli bulanan kişiler ve hamilelik döneminde şeker çıkan kişiler risk altındadır.
Tip2: Genellikle 40 yaş üstü erişkinlerde görülmektedir. Nedeni ise; pankreasın insülin üretmesine rağmen vücudun bunu gerektiği gibi kullanamamasıdır.
Şişman olanlar, düzenli beslenme alışkanlığı olmayanlar, ailesinde başka diyabet hastası bulunanlar, geçirdiği bir kazanın etkisini üzerinden atamayan ve stresli bir yaşantıya sahip olan insanlar Tip2 diyabet riski taşırlar.
Yukarıda yazmış olduğumuz belirtilerin dışında Tip1 ve Tip2'nin belirtileri:
– Karın ağrısı
– Derin solunum
– Bulanık görme
– Ellerde ve ayaklarda uyuşma, karıncalanma
– Cinsel sorunlar
Gizli Şeker
Açlık kan şekerinin 90-126mg arasında olması durumudur. Bu durumda bulunan kişiler metabolizma diyeti yaparak şekerden kurtulabilirler.
İlk ölçümde kan şekeri 100mg'ın altında çıksa da ikinci şeker yükleme testi sırasında 2.saat kan şekerinin 140-200mg arasında çıkmasıyla teşhis edilebilmektedir.
Belirtileri
– Tatlı krizlerine girilmesi
– Gebelikte kan şekerinin bozulması
– Gündüzleri uyuklama
– Hızlı kilo kaybı veya alımı
– Gece su içmek için uykudan uyanma
– Gece başın terlemesi
– Görmede bulanıklık
– Sabah uyanamama veya zor uyanma
– Halsizlik, yorgunluk
– Çabuk sinirlenme
– Kolay depresyona girme
– Kalpte çarpıntı
Diyabetli hastalar dışarıya tek çıkıyorlarsa üzerlerinde diyabetin tipinin(Tip1 veya Tip2) yazılı olduğu bir kart bulunması, yolculuk esnasında rahatsızlandıklarında (şekerin düşmesi veya yükselmesi durumunda) tedaviyi hızlandırabilmektedir.
Bu tür hastalıklarda erken teşhis çok önemlidir. Eğer en yakınlarımıza diyabet tanısı konmuşsa bizde risk grubundayız demektir. Bu sebeple ara ara kan şekerinin ölçülmesi erken teşhis konup hastalığın geri dönülmez bir hal almasını önleyecektir. En azından insülin kullanmadan ilaçla tedavi olmak bile bizim için büyük bir nimet olacaktır.
Merhabalar 16 Haziran 2016 tarihli bu bilgi verici yazımızı OLCAY HİMMETOĞLU yazarımız Bilgi Ustamız sitemizde, Şeker Hastalığı(Diyabet) Nedir? Belirtileri ve Türleri Nelerdir? başlıklı konu hakkında bilgi ve tecrübelerini bizlerle paylaştı kendisine teşekkür ederiz.
0 yorum:
Yorum Gönder